Kemoembolizasyon Tedavi Sonuçları

Tedaviden beklentiler ve tedaviye yanıtı belirleyen faktörler

Kemoembolizasyon bir küratif tedavi yöntemi değildir. Yani bu tedavi ile karaciğeri tüm tümör-kanser dokusunu yok edemeyiz. Bir çok kemoterapi ilaçında da olduğu gibi amaç hastanın tümörünün ilerlemesini durdurmak ya da yavaşlatmak olup yaşam süresini uzatmaktır.

Bir çok çalışmada tümör tipine, tümörün yaygınlığına, hastanın genel durumuna bağlı olarak yaşam süresi 6 ay ile 33 ay arasında uzamaktadır. Genel durumu iyi olmayan, tümör yaygın ve çoklu organ tutulumu olan hastalarda yaşam süresinden uzama sınırlı kalabilmektedir. Tersine durumda genel durumu iyi, tümör sınırlı ve erken dönemde yapılan kemoembolizasyona bağlı olarak tedaviye yanıt iyi olabilmekte ve yaşam süresi 2-3 yılı bulabilmektedir.

Kemoembolizasyon lokal bir tedavi gibi görülmekle birlikte sistemik kemoterapiye göre sistemik yan etkilerinin çok sınırlı olmasına karşın hastanın eşlik eden diğer hastalık durumlarına bağlı olarak da genel durum bozulmasına yol açabilir. Bundan dolayı siroz , asit varlığında, tümör boyutları fazla  olduğunda safra yolu tıkanıklığına bağlı biluribin değerleri normalin üst sınırında bulunduğu ve laboratuar değerlerinin beklenen sınırın üzerinde bulunduğu durumlarda tedavi yanıt etkilenebilmektedir.

Karaciğer Kanser Tedavisinde Güncel Araştırmalar,

Karaciğer Kanserleri ve Karaciğere Metastazların Tedavisinde Kemoembolizasyon ve Radyoembolizasyon, Araştırmaların Gözden Geçirilmesi

Journal of Medical Imaging and Radiation Oncology 2014; 58:341-352

Karaciğerin kendi kanseri ve başka organ kanserlerinden karaciğere olan yayılma (metastaz) tedavisinde girişimsel radyoloji yöntemleri kullanılmaktadır. Lokal tedavi olarak adlandırılan kateter yolu ile atardamar içine (intraarteryel-atardamar içine) uygulanan tedaviler onkolojide verilen kemoterapi ilaçlarına yeterli yanıt alınamadığı durumlarda önemli destek tedavileri konumuna gelmiştir.

Kateter yolu ile yapılan tedavilerin onkoloji bölümlerinde verilen sistemik kemoterapiye göre önemli farklılığı tedavinin seçici olarak tümör içine uygulanmasıdır. Kemoembolizasyon yüksek doz kemoterapinin kateter yolu ile tümör yatağına verilmesidir. Kemoembolizasyon karaciğerin en sık kanseri olan hepatoselüler kanserde (HCC-intermediata stage B) temel tedavi yöntemidir.

Radyoembolizasyon radyoaktif bir madde olan Yitriyum 90 ile işaretlenmiş mikropartiküllerin karaciğerdeki tümörü besleyen atardamar içerisine kateter yolu verilmesidir. Radyoembolizasyon karaciğerin primer kanseri olan hepatoselüler kanserde alternatif bir tedavi yöntemi olup erken ve ileri devre kanserde uygulanabilir. Bunun dışında cerrahi uygulanamayan karaciğerin diğer kanserlerinde ya da karaciğere yayılan diğer organ kanserlerinde de etkili bir tedavi yöntemidir.

Kemoembolizasyon

Kemoembolizasyonda temel amaç bir ya da bir kaç kemoterapi ilaçlarının tümörü besleyen atardamar kateter yolu ile verilmesidir. Genel durumu korunmuş, karaciğer kan testleri normal sınırlarda, karaciğer toplardamarında tıkanıklık olmayan hastaların hepatosellüler kanserlerinde, karaciğere metastaz yapan metastatik nöroendokrin tümör, meme kanseri, kolon kanserlerin tedavisinde yaşam süresini uzatmak ve tümör kontrolü sağlamak amacıyla uygulanır.

Kemoembolizasyonun Klinik Sonuçları

8510 hepatosellüler kanser hastasında kemoembolizasyon uygulanmış. Ortalama yaşa süresi 34 ay olup 1. yıl için yaşam oranı %82, 3. yıl için %47, 5. yıl için %26 ve 7. yıl için %16 olarak saptanmıştır.

Kalın barsak- kolon kanserlerinde kemoterapiye dirençli 30 hastaya kemoembolizasyon uygulanmış. Cevap oranı 6 ayda %66, 12 ayda %75 ve ortalama yaşam süresi 19 aydır.

Nöroendokrin tümörlerin karaciğer metastazlarında da kemoembolizasyonun tümör kontrolünde ve yaşam süresine katkı sağladığı bildirilmiştir.

Meme kanserlerinin karaciğer metastazlarında bazı hastalarda tümörde kısmi yanıt elde edilmiş olup ortalama yaşam süresi 25 ay olarak gösterilmiştir.

Radyoembolizasyon ve Kemoembolizasyonun Karşılaştırılması

Salem ve arkadaşları 245 hepatosellüler kanser hastasında radyoembolizasyon ve kemoembolizasyonu karşılaştırmıştır.

Tedaviye yanıt

oranı radyoembolizasyonda %49, kemoembolizasyonda %36 olup radyoembolizasyonda daha yüksektir. Yan etkiler radyoembolizasyonda daha az olup ortalama yaşam süreleri yönünden iki yöntem arasında farklılık saptanmamıştır. Radyoembolizasyonda daha yüksek cevap oranları yakalandığına dair bir eğilim saptanmıştır.

Kalın bağırsak kanserlerinin karaciğer metastazlarında radyoembolizasyonun önemli bir tedavi araçı olup yaşam süresini uzattığı ve hastalığını yeniden nüks etmesini geçiktirdiği gösterilmiştir. Kemoembolizasyon ile yapılmış retrospektif çalışmalar mevcut olup kemoterapiye dirençli olgularda belirgin karaciğere zarar oluşturmadan yaşam süresini uzattığını gösteren çalışmalar yayınlanmıştır.

Kalın bağırsak kanserinde 1. veya 2. basamak kemoterapi tedavisine ilave yapılan radyoembolizasyonun tedaviye yanıtı geliştirdiği cerrahi uygulanabilirlik şansını artırdığı gösterilmiştir. Kemoembolizasyonun çalışmalarda kemoterapiye dirençli karaciğer metastazlı kalın bağırsak kanserlerinde tedaviye yanıt %78, ortalama yaşam süresi 22-25 ay olarak belirlenmiş olup kemoembolizasyonun tümör ilerlemesinin kontrolünde (palyatif) bir tedavi yöntemi olarak uygulanabileceği belirtilmiştir.

Kemoembolizasyonun Kullanıldığı Nadir Kanserler

Nadir olarak görülen tümörlerden biri olan sarkomlar düşük yaşam süresi oranlarına sahiptir. Sarkomların kemoterapiye yanıt vermeyen, cerrahi şansı olmayan ve radyoterapi ile kontrol edilemeyen ileri evrelerine kemoembolizasyon ağrı ve bası kontrolü amacıyla uygulanabilmektedir.

**** ****