MYOM TEDAVİSİNDE CERRAHİ YÖNTEMLER
Myom Tedavisinde Uygulanan Cerrahi Teknikler
Cerrahi olarak myom tedavisinde miyomektomi- sadece miyom ya da miyomların çıkarılması veya histerektomi- tüm rahim dokusunun miyomlarla birlikte çıkarılması teknikleri uygulanır. Myom tedavi kararın alınmasında;
- Hastanın yaşı,
- Doğurma arzusu,
- Ek patolojilerin oluşu (endometriosis, over kisti…),
- Miyomun büyüklüğü ve yerleşme yeri dikkate alınarak planlanır.
Histerektomi - Rahimin Tamamen Çıkarılması
Myom tedavisinde tüm rahim dokusunun alınması olarak tanımlanan histerektomi hızla büyüyen yakınmalara yol açan miyomları olan, ileride gebelik düşünmeyen ve ileri yaş hastalarda uygulanan bir yöntemdir. Histerektomi ameliyatının türünün seçimi operasyona neden olan hastalığa, hastalığın yaygınlığına, hastanın yaşına, cerrahın tercih ve deneyimine bağlıdır. Myom tedavisinde histerektomi birkaç şekilde uygulanabilir:
- Total Abdominal Histerektomi (TAH): Histerektomilerin yüzde 75’i abdominal (karın) yoldan yapılır.
- Vajinal Histerektomi (VAH): Vajinanın üst tarafından açılan küçük bir kesikten rahimin çıkarılmasıdır. Çok yaygın olmasa da bazen aynı anda yumurtalıkların alınması da olanaklı olmaktadır. Rahmin sarkması vajinal histerektomi yapılmasının en yaygın nedenleridir. Her kadın vajinal histerektomiye uygun değildir; vajina genişlemişse ya da vajinal doğum yapılmamışsa çok zor olabilmektedir.
- Laparoskopi Yardımıyla Vajinal Histerektomi (LAVH): Laparoskopi ile karından açılan bir kaç delikten yapılan işlemler sonrası vajina kısmından ameliyata devam edilir ve rahim (bazen yumurtalık ve tüplerle birlikte) vajinadan çıkarılır. Karın açık ameliyattaki gibi kesilmez.
- Laparoskopik Histerektomi: Ameliyat sadece laparoskopik olarak yapılır ve vajina kısmından hiçbir işlem yapılmaz. Rahim karındaki deliklerden ufak parçalanarak çıkarılır.
Miyomektomi - Sadece Myomun Çıkarılması
Myom tedavisinde kullanılan bu cerrahi teknikte myomun rahim duvarından basitçe sıyrılarak çıkartılması işlemidir. Çocuk isteyen kişilerde rahmin korunmasını sağlayan bir yaklaşımdır. Miyomektomi ile miyomları alınmış bir kişide 5 yıl içerisinde tekrar miyom oluşma riski %50-60 kadar bulunmuştur, bunların dörtte birinde (%10-15) tekrar ameliyat gerekmiştir. Miyom çıkartıldıktan 6 ay sonra hasta arzu ederse gebeliğe izin verilir.
- Laparoskopik Miyomektomi: Daha çok miyomların rahmin dış yüzeyine yakın olduğu durumlarda (subserozal miyomlar) ve çok büyük olmayan (10 cm’den küçük) miyomlarda, 4’den fazla miyom olmayan durumlarda önerilir. Açık ameliyatta olduğu gibi bunda da miyomların ileriki yıllarda tekrarlama riski vardır. Açık ameliyatta olduğu gibi çok nadiren ameliyat sırasında gelişebilecek kanama gibi bazı durumlardan dolayı rahmin tamamen alınması (histerektomi) gerekebilir.
- Histereskopik Miyomektomi: Submukozal miyomlarının sebep olduğu aşırı uterin kanamalarının yönetimi için kabul edilebilir bir yöntemdir. Vajinadan ve rahim ağzından rahim içine uygulanan histeroskop denen aletle rahim iç tarafındaki (submukozal) miyomların alınması ameliyatıdır. Bu yöntemle sadece rahim iç yüzeyindeki yani submukozal miyomlar alınabilir. Ameliyat genel ya da spinal anestezi altında yapılabilir, ortalama yarım saat kadar sürer. Hasta hastaneden aynı gün ya da ameliyattan 1 gün sonra taburcu edilir. Hastanın evinde tamamen toparlanması da 3 gün – 1 hafta arasında değişen kısa bir sürede gerçekleşir. Diğer ameliyatlarda olduğu gibi miyomların ileriki yıllarda %10-20 oranında tekrar oluşma riski vardır.
- Abdominal Miyomektomi: Karnın enine yada dikine bir kesi ile açılarak (laparotomi) miyomların alınması operasyonudur. Uterusun (rahmin) dış yüzeyinde yani subseröz olan ve rahim duvarının içerisinde yani intramural olan miyomlar için uygun bir ameliyattır. Ameliyat genel anestezi veya bölgesel anestezi altında yapılır ve süresi değişebilmekle beraber genellikle 1 saat kadar sürer. Sadece miyom alındığı ve rahim alınmadan bırakıldığı için bu ameliyattan sonra hastaların gebe kalabilmeleri mümkündür. Ameliyat sırasında kanama yada ameliyattan sonra enfeksiyon gelişmesi gibi nadir riskleri vardır.
Çoklu miyomların tedavisinde miyomektomi sonrası tekrarlama riski yüksek olup buna bağlı ameliyat sonrası hastaların yakınmaları devam edebilmektedir. Miyomektomi sonrası yakınmaların tekrarladığı durumlarda pelvik MR incelemesi yapılır. Pelvik MR incelemesinde miyomların bir kısmının halen görüldüğü durumda miyom embolizasyonu öncelikli tedavi seçeneği olmalıdır.
27 yaşında hasta iki kez miyomektomi ameliyatı geçirmiş. Ameliyat sonrası yakınmalarının devam etmesi üzerine yapılan MR incelemesinde rahimi dolduran çok sayıda tekrarlayan miyomlar izlenmiştir. Rahim boyutları 160x102 mm olarak ölçülmüştür (ortadaki imaj)
42 yaşında kadın hasta, 6 yıl önce myom tedavisi olarak myomektomi geçirmiş. Yakınmaları devam etmesi üzerine yapılan MR incelemesinde uterusu dolduran 7x8 cm boyutunda nüks myom saptanması üzerine myom embolizasyonu uygulandı.