Diyabetik Ayak

DİYABETİK AYAK NEDİR?

Şeker hastalığına bağlı ayakta görülen, iyileşmeye dirençli yara ve gangrenlerin gelişmesi durumudur. Damar darlık ve tıkanıklıkları nedenlerden biri olup 50 yaşın üzerinde her 100 kişiden 5 ile 15’ inde görülmektedir. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artar. Yüksek kolesterol, trigliserid seviyeleri, obezite, sigara kullanımı ve kontrolsüz şeker hastalığı bacak damar darlık ve tıkanıklığı için yüksek risk oluşturmaktadır.

DİYABETİK AYAK NEDENLERİ

Günümüzde diyabet, diğer adıyla şeker hastalığı, devam eden kan şekeri yüksekliği sonucu oluşan, yakınmalara neden olan ilerleyici bir hastalıktır. Diyabet, tarih boyunca toplumların en önemli sağlık sorunlarından biri olmuştur. Yeni tedavi yaklaşımları ve geliştirilen ilaçlar sayesinde kan şeker düzeyleri kontrol altında tutulabildiğinden diyabetin ölümcül olan akut komplikasyonlarına daha az rastlanmaktadır.

Özellikle uzun dönemde gelişen komplikasyonlar sıklıkla hayatı kısıtlayacak önemde olabilmektedir. Etkilenen organa göre farklı bulgular gözlenmektedir. El ve ayaklarda sinir tutulumuna bağlı duyarsızlık, böbreklerin tutulumuna bağlı böbrek yetmezliği, gözlerde yaptığı hasara bağlı körlük ve ayaklarda damar ya da sinir tutulumu sonucu gelişen iyileşmeyen yaralara yol açan diyabetik ayak bunlardan birkaçıdır.

Diyabetik ayak diyabet hastalarında görülme oranı %6-7’dir. Diyabetli hastaların hastaneye başvurma nedenlerinin %20’sini ayak sorunları teşkil etmektedir. Genel olarak uygulanan amputasyon ameliyatlarının %50-70 kadarının diyabetli hastalarda olduğu belirlenmiştir. Organ kaybı olan diyabetlide, ikinci bir ameliyat riski 2 yıl içinde %50 olmaktadır. Diyabetlerin %70’inde ayak sorunları gelişmekte ve daha nadir oranlarda diyabetik ayaklarda yara ortaya çıkmaktadır.

Diyabetik ayak bir kaç nedenden kaynaklanır, Damarda bozulma-damar darlık ve tıkanıklığı, sinirde bozulma-diyabetik nöropati- ağrıyı hissetmeme, duyarsızlık ve vücudu enfeksiyona karşı koruma mekanizmalarında ve akyuvar işlevlerinde yavaşlama, ayak hijenininde bozulması sonucu ayaklarda ülsere yaralar ve gangrenler gelişir.  Ayaklara yeterince kan gitmez ve ayak beslenemez, hasta ağrıyı hissetmediği için ayaklarını sık sık çarpar- travma ve hijenin bozulması nedenleri biraraya geldiği zaman iyileşmeyen, tedaviye dirençli ve ilerleyici gangrenler organ kayıplarına yol açar.

DİYABETİK AYAK BELİRTİLERİ NELERDİR?

Diyabetik ayak belirtilerinin temel nedeni damar darlık ve tıkanıklıklarında dolayı yürüme sırasında baldır kaslarına ihtiyaç duyulan kanın gönderilememesidir. Başlangıçta belirti vermezken damarlarda daralma ve tıkanıklıklar arttıkça yürümekle gelişen bacaklarda ağrı ortaya çıkar. Bu ağrı gittikçe şiddetlenir ve kişiyi durup dinlenmek zorunda bırakır. Dinlenmekle geçen ağrı ileri dönemde istirahatte de ortaya çıkar. Dİyabetik nöropati gelişen hastalarda ağrı olmayabileceği dikkate alınmalıdır.

Bunun dışında bacaklarda soğukluk, üşüme hissi, renk değişikliği, tüylerin dökülmesi ve ileri dönemlerde iyileşmeyen yaralar ve ülserler ortaya çıkabilir.

Diyabet ayak hastalarında ilk belirti uzun süren ya da tekrarlayan ayak yaraları olabilir. Ayak yaralarının oluşumuna yol açan birkaç temel neden vardır: Kontrolsüz şeker, kontrolsüz diyet, damar tıkanıklığı ve darlığı (diyabetik vaskülopati), sinir hasarı (diyabetik nöropati), ayak hijyen koşullarının yetersizliğidir.

DİYABETİK AYAK TEŞHİSİ

Hastanın muayenesinde nabızlar alınamadığı zaman diyabetik ayakta ilk tanı yöntemi Doppler ultrasonografidir. Bununla sorun saptandıktan sonra tedavi öncesi planlama için anjiografi (damarların görüntülenmesi) yapılır. Bu teknik bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MR) ya da katater anjiografi ile yapılabilir. En doğru teşhis katater anjiografi ile konulabilmekle birlikte günümüzde BT ya da MR anjiografide yüksek doğrulukla tanı konabilmektedir.

Dikkat edilmesi gereken önemli bir konu hastada böbrek tutulumunun olup olmadığıdır. MR ve BT' de kullanılacak kontrast madde denilen ilaçların böbreklere zarar verebileceği dikkate alınarak diyabetik ayak tedavisi öncesi MR ya da BT çekilecek hastalarda kan üre ve kreatin testlerine bakılmalııdır.

DİYABETİK AYAK TEDAVİSİ

Diyabetik ayak tedavisinde cerrahi ve girişimsel radyoloji yöntemleri mevcuttur. Girişimsel radyolojide damar darlık ve tıkanıklıkları yine direkt damar yolu ile girilerek tedavi edilir. Temel tedavi yöntemi balon ya da stent ile darlık veya tıkanıklığın giderilmesidir.

Girişimsel radyoloji yöntemleri ile yapılan direkt ciltten (perkütan) balon ve stent kullanılarak yapılan diyabetik ayak tedavileri cerrahi yöntemlere göre bazı avantajlar sağlamaktadır. Bunların başında hastanede kalış süresinin kısa olması gelmektedir. Bununda sebebi ameliyatta oluşturulan geniş ameliyat kesisinin bu işlemde oluşturulmamasıdır. Ciltten damara toplu iğne başı büyüklüğünde bir noktadan girilmektedir. Bunun dışında anestezi-narkoz gerektirmemesi, maliyetinin daha düşük olabilmesi, risklerinin daha az olması da önemli avantajlardır. Sonuçlar cerrahi ile aynı ya da daha iyi olabilmektedir. Diğer önemli bir avantajı da aynı tedavi yönteminin tekrar uygulanabilmesidir.

Girişimsel radyolojide diyabetik ayak tedavisinde uygulanan balon ve stent tedavilerinin uzun süreli başarılı olabilmesi için hastanın mutlaka yaşam tarzını değiştirmesi gerekmektedir. Tedaviden sonra düzenli kan sulandırıcı ilaçları kullanması, sigarayı bırakması, diyetinde yağlı ve kırmızı eti azaltması, mutlaka şeker düzeyinin kontrol edilmesi ve bol yürüyüşler yapması gerekmektedir. Hijene dikkat edilerek düzenli yara bakımları da yapılmalıdır.

Tedavi edilmeyen diyabetik ayak hastalarında doku ya da organ kayıpları olmakta hastalar ayaklarını kaybedebilmektedir. Yaşamı tehdit eden riskler de gelişebilmektedir.

Genel olarak diyabetik ayak tedavisini izleyen ilk 6 ay içinde tedavi yapılan damarda %5 ile 50 oranında daralma gelişebilmektedir. Tedavi uygulanan damarın yapısı, tedavi öncesi darlık ya da tıkanıklığın derecesi,  tedavi tekniği ile hastanın genel durumu ve alışkanlıkları tedavi etkinliğini belirler.

DİYABETİK AYAK OLGU ÖRNEKLERİ

Olgu 1

67 yaşında erkek hasta, uzun yıllardan beri diyabet hastası, hemoglabin A1c 7.8, kontrolsuz diyabet mevcut. Sağ ayak baş parmağında ve 3. parmakta ve ayak yan kesiminde küçük gangrenöz ülserler saptandı. Anjiografi ve sonrasında balon anjioplasti ve stent tedaviler yapıldı.r.

Ayak parmaklarında gangrenler.

*Dİyabetik ayak hastasından diz üstü uyluk damarında yoğun kireçlenme ile izlenen ardışık darlıklar (SOL), balon sonrası yetersiz cevap (ORTA), stent sonrası l%20artery.png)

Diz altı seviyesinde damarın tıkanıklığı (SOL),  ilaçlı balon sonrası diz altı damarında tam açıklık (SAĞ ve ALT)

#450px #500px

Olgu 2

65 yaşında erkek hasta 20 yıldan beri diyabet tedavisi almaktadır. Diyabetik ayak teşhisi konulan hastada sağ bacak girişimsel radyoloji bölümüne danışılmadığı için 2 yıl önce diz altından ampute edilmiş. Sol ayak parmaklarında ülsere yaralar mevcut olan diyabetik ayak olgusunda teşhis ve tedavi uygulandı.

1 Anjiografi görüntüsünde hastanın sağ uyluk atardamarında tıkanıklık saptandı.2 Anjiografi görüntüsünde  tıkanıklık kılavuz tel geçildikten sonra tel üzerinden tıkanıklık seviyesi balon uygulandı.3 Anjiografi görüntüsünde balon sonrası kontrol anjiografide tıkanıklığın tam olarak giderildiği, damarın açıldığı görüldü.

Diyabetik Ayak Tedavisi